ABD ve Irak ordusu, rak’ın batısındaki Anbar Çölü’nde İslam Devleti (IŞİD) militanlarına karşı düzenlenen ortak bir operasyonda önemli bir başarı elde etti. Operasyonda en az 15 IŞİD militanı öldürüldü, ancak ABD ordusu açısından da ciddi kayıplar yaşandı; yedi Amerikan askeri yaralandı. Washington Times’ın haberine göre, bu baskın, IŞİD’in halifelik ilan ettiği dönemden beri ABD’nin karşılaştığı en büyük kayıplardan biri oldu. İslam Devleti’nin Irak ve Suriye’deki etkinliğini kaybetmesinden yıllar sonra bile bu operasyon, örgütün bölgede hâlâ bir tehdit oluşturduğunu gözler önüne serdi.
İslam Devleti Tehdidi ve Anbar Çölü
2017 yılında Irak’ta, 2019’da ise Suriye’de tamamen toprak kaybeden IŞİD, zirvede olduğu dönemde İngiltere’nin yarısı büyüklüğünde bir alanı kontrol ediyordu. Ancak örgüt, bölgedeki varlığını devam ettirerek, özellikle Irak ve Suriye sınırındaki Anbar Çölü gibi ıssız bölgelerde faaliyetlerini sürdürdü. ABD ordusu, bu operasyonun amacının IŞİD’in kalan lider kadrosunu hedef almak ve grubun bölgedeki saldırı kapasitesini ortadan kaldırmak olduğunu belirtti.
ABD Merkez Komutanlığı, Perşembe günü gerçekleşen baskında militanların “el bombası, patlayıcı intihar kemerleri ve çeşitli silahlarla” donatıldığını ve operasyonun amacının hem Iraklı sivillere hem de ABD’nin müttefiklerine yönelik saldırı tehditlerini ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. Irak ordusu ise yaptığı açıklamada, hava saldırılarının IŞİD’in saklanma yerlerini vurduğunu ve ardından kara harekâtının geldiğini bildirdi. Örgütün kilit liderlerinden bazılarının öldürüldüğünü açıklayan Irak ordusu, isim vermekten kaçındı, ancak “tüm sığınakların ve lojistik destek hatlarının yok edildiğini” belirtti.
Bölgesel Gerilim ve ABD’nin Varlığı
Bu operasyon, Irak’ta ABD’nin askeri varlığının tartışıldığı hassas bir dönemde gerçekleşti. IŞİD’in askeri gücü büyük oranda kırılmış olsa da, özellikle kırsal bölgelerde örgütün yeniden yapılanma çabaları devam ediyor. Anbar Çölü gibi bölgeler, militanların saklanmak ve örgütlenmek için kullandığı stratejik alanlardan biri. ABD ve koalisyon güçleri, bu tür operasyonlarla IŞİD’in yeniden dirilmesini engellemeyi amaçlıyor. Ancak bu askeri müdahaleler, Irak içindeki bazı siyasi kesimlerin eleştirilerine neden oluyor.
Irak hükümeti, ABD’nin operasyondaki rolünü ilk başta açıklamamıştı. Bu durum, ABD’nin Irak’ta süregelen askeri varlığına yönelik soru işaretlerini beraberinde getirdi. Bir yandan ABD’nin IŞİD ile mücadeledeki etkinliği devam ederken, diğer yandan Irak’ta Amerikan askerlerinin bulunmasının geleceği belirsizliğini koruyor. Özellikle Irak’taki siyasi gruplar arasında ABD’nin varlığına yönelik tartışmalar giderek alevleniyor. Bu da ABD’nin operasyondaki rolünü açıklamakta neden iki gün geciktiği sorusunu gündeme getiriyor.
Washington Times’a Göre IŞİD’in Tehlikesi Sürüyor
Washington Times’ın haberinde, IŞİD’in Irak ve Suriye’de hâlâ faaliyetlerini sürdürdüğüne ve dünya genelinde yeni saldırılar üstlenmeye devam ettiğine dikkat çekiliyor. IŞİD’in özellikle Afganistan’daki kolu, son dönemde kanlı saldırılar gerçekleştirdi ve bu durum, örgütün küresel düzeyde tehlike oluşturduğunu bir kez daha ortaya koydu. ABD ve koalisyon güçleri, IŞİD’in yerel direncini kırsa da, örgüt dünya genelinde çeşitli yerlerde varlığını sürdürmeye ve yeni saldırılar planlamaya devam ediyor.
Bu baskın, IŞİD’in sadece Irak ve Suriye’de değil, dünyanın birçok bölgesinde terör saldırılarına devam edebileceğini gösteriyor. Örgüt, kontrol ettiği topraklardan mahrum kalsa da, bölgede ve ötesinde terör tehdidini sürdürmeye kararlı. Washington Times’ın aktardığı gibi, ABD’nin başını çektiği koalisyonun baskınları, bu tehdidi azaltmaya yönelik olsa da, IŞİD’in tamamen yok edilmesi hala uzak bir hedef olarak duruyor.
ABD ve Irak ordusunun gerçekleştirdiği bu ortak operasyon, IŞİD’in bölgedeki varlığını yeniden gündeme getirdi. Özellikle Anbar Çölü’nde yaşanan bu çatışma, örgütün tam anlamıyla yok edilemediğini ve hâlâ bir tehdit oluşturduğunu ortaya koyuyor. Irak’taki ABD varlığı ise bu tür operasyonlar neticesinde yeniden tartışmaya açılıyor. IŞİD’in tam anlamıyla yok edilmesi için ABD’nin bölgedeki varlığını sürdürmesi gerektiği yönünde güçlü bir argüman oluşurken, diğer yandan Irak’ta ABD askerlerinin varlığına yönelik muhalefet de giderek artıyor.
ABD’nin bu tür operasyonlardaki rolü, sadece bölgesel değil, küresel güvenlik için de kritik bir öneme sahip. IŞİD gibi terör örgütlerinin küresel tehdit oluşturmaya devam ettiği bir dünyada, bu tür askeri müdahaleler, hem yerel hem de uluslararası politikaların belirlenmesinde anahtar rol oynuyor.