DEM Parti, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’a yönelik tecritin kaldırılmasına dair yaptığı açıklamalara yanıt verdi. DEM Parti Sözcüsü, yaptığı basın açıklamasında, Öcalan üzerindeki tecritin sona erdirilmesi ve kamuoyu önünde konuşmasına izin verilmesi gerektiğini belirtti. Parti sözcüsü, “Tecrit 44 yıldır devam ediyor ve demokratik kamuoyu bu tecritin kaldırılmasını talep ediyor. Sayın Öcalan’ın ne söyleyeceğini hep birlikte görelim,” dedi.
DEM Parti’nin açıklaması, geçtiğimiz hafta parti eş başkanı Tuncer Bakırhan ile yapılan Edirne ve Kandıra Cezaevi ziyaretlerinde tutuklu HDP’li siyasetçiler Figen Yüksekdağ, Selçuk Mızraklı ve Selahattin Demirtaş’la gerçekleştirilen görüşmelerin ardından geldi. Parti sözcüsü, tutuklu siyasetçilerin süreç ve gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunduğunu ifade ederek, “Barış ve adalet mücadelemize devam ediyoruz” diye konuştu.
DEM Parti, Türkiye’nin batısına barışın yeterince anlatılamadığını ve bu konuda daha fazla çaba harcanması gerektiğini vurguladı. “Barış, Diyarbakır’ın gündeminde olduğu kadar Trabzon’un da gündeminde olmalıdır. Barışı iktidarın insafına bırakamayız,” diyen sözcü, barışın sağlanmasında toplumun tüm kesimlerinin, işçilerin, emekçilerin, gençlerin ve kadınların rolüne dikkat çekti.
Açıklamanın en dikkat çeken kısmı, MHP lideri Bahçeli’ye yönelik eleştiriler oldu. DEM Parti, Bahçeli’nin Öcalan’a dair söylemlerini “siyaset üzerinde vesayet kurma” girişimi olarak değerlendirdi ve hükümetin tutumunu çelişkili buldu. Parti sözcüsü, “Bir baş kayyum gelmiş, herkese ayar vermeye çalışıyor. Ey kayyum, sen kimin adına konuşuyorsun?” ifadeleriyle tepki gösterdi.
DEM Parti, barışın sağlanması için toplumun tüm kesimlerinin sürece dahil edilmesi gerektiğini savunarak, siyasi partilere ve demokrasi güçlerine seslendi. “Barışı herkes konuşmalıdır, Türkiye’nin sorunlarının çözümünde herkesin bir rolü olmalıdır,” diyen sözcü, barış ve özgürlük mücadelesinde kararlı olduklarının altını çizdi.
DEM Parti’nin açıklaması, Türkiye’de barış sürecinin yeniden gündeme gelmesi ve çözüm arayışlarının yoğunlaştığı bir dönemde yapıldı.