Çernobil’den Ortadoğu’ya: Rişat Halikov’un Gözünden Nükleer Diplomasi

Çernobil’den Ortadoğu’ya: Rişat Halikov’un Gözünden Nükleer Diplomasi

Çernobil faciasından İran’ın nükleer krizine… Sovyet diplomat Rişat Halikov’un tarihi itirafları, nükleer felaketlerin sadece geçmişte kalmadığını, bugün Ortadoğu’da yeniden kapımızda olduğunu gösteriyor.
Haziran 21, 2025
konu yorum

Çernobil’den bugüne nükleer krizlerin gölgesi hiç eksilmedi. 1986’daki felaketin ardından nin iç yüzünü ilk kez anlatan Rişat Halikov’un sözleri, sadece tarihin tozlu raflarını aralamıyor; bugün İsrail’in İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarıyla yeniden büyüyen küresel tehditleri de gözler önüne seriyor. Halikov’un, “Bazen bir telefon krizi önlerdi” uyarısı, diplomasi ile çatışma arasındaki ince çizgiyi hatırlatıyor. Şimdi, diplomasi sessiz; ama nükleer gölge Ortadoğu’nun üzerine bir kez daha düşüyor. (ENP Haber‘de Selime Turğut Söyleşisi)

Nükleer felaket denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Çernobil, sadece 1986 yılının değil, diplomasi tarihinin de kırılma noktalarından biriydi. Sovyetler Birliği adına o dönem kritik görevler üstlenen diplomat Rişat Nurahmanoviç Halikov, yaşadıklarını yıllar sonra anlattığında aslında sadece geçmişi değil, bugünü de tarif ediyordu.

“Yıkılan 4. blok, likidatörlerin kahramanca çabalarıyla sarkofagla kapatılmıştı. Pripyat hayalet bir kente dönüşmüştü. Amerikalılar, alınan önlemleri takdir etti ama dozimetre taşıyan herkes biliyordu: Geri dönüş yoktu.”

ywAAAAAAQABAAACAUwAOw==Bugün ise benzer bir gölge, İran’ın ve ’daki nükleer tesisleri üzerinde dolaşıyor. İsrail’in “önleyici saldırı” doktrini çerçevesinde gerçekleştirdiği operasyonlar, sadece askeri değil, diplomatik bir sarkofag inşa ediyor. Ama bu kez içinde insanlar, şehirler ve belki de yeni krizler gömülmek üzere.

Rişat Halikov’un  Anlattıkları, İsrail-İran Nükleer Gerilimini Yeniden Düşündürüyor

Sovyetler Birliği döneminde görev yapmış kıdemli diplomat Rişat Nurahmanoviç Halikov, gazeteci Selime Turğut’a verdiği özel söyleşide, 1986 nden sonra yürüttüğü diplomatik misyonu ve nükleer kriz yönetimi tecrübelerini paylaştı. Söyleşi, enphaber.net’te yayımlandı.

Halikov’un anlattıkları, sadece bir tarihin perde arkasını aralamıyor; aynı zamanda günümüzün en sıcak dosyalarından biri olan İsrail–İran nükleer çatışması bağlamında yeni bir perspektif sunuyor.

“Pripyat Boşaltıldı, Şehir Hayalete Dönüştü”

Çernobil felaketinin hemen ardından Atom Enerji Bakanlığı’nda görevlendirildiğini belirten Halikov, ABD heyetiyle birlikte bölgeye düzenlenen inceleme ziyaretini şöyle aktarıyor:

“Amerikalı bilim insanlarıyla birlikte yıkılan 4. blokta, alınan önlemleri yerinde inceledik. Pripyat şehri tamamen boşaltılmıştı. Hayalet bir kentti. Ziyaretçilere dozimetre verildi. Felaketin boyutu ancak o zaman tam olarak anlaşılabildi.”

Çernobil’den Natanz’a: Diplomasi Nerede?

Söz konusu söyleşi, bugünlerde İsrail’in İran’daki nükleer tesislere yönelik gerçekleştirdiği saldırılarla birlikte yeniden güncellik kazandı. Halikov’un “hataları tespit edip düzelttik” cümlesi, nükleer krizlerle karşı karşıya kalan devletlerin önleyici diplomasi yerine çatışmayı tercih ettiği günümüzde dikkat çekici bir uyarı niteliğinde.

“Çernobil sonrası uluslararası iş birliği vardı. Bugünse karşılıklı bombalar konuşuyor. Diplomasinin yerinde sessizlik var.”

Uzmanlar, Halikov’un bu sözlerini, İsrail’in son aylarda İran’ın nükleer programına karşı yürüttüğü hava saldırıları bağlamında “tarihsel hafızanın diplomasiye çağrısı” olarak değerlendiriyor.Çernobil’den Ortadoğu’ya: Rişat Halikov’un Gözünden Nükleer Diplomasi

“Bir Telefon Görüşmesi Bir Krizi Önlerdi”

Söyleşide Halikov’un altını çizdiği bir diğer nokta ise diplomasi kültürünün unutulmuş olması:

“Bazen bir telefon konuşması bir krizi önleyebilir. Ama o telefon çalmazsa, şehirler düşer.”

Bu ifadeler, günümüz Ortadoğu’sunda artan nükleer gerilim ve küresel sessizlik ortamı için çarpıcı bir uyarı niteliğinde.

 

Latest from Konu

Harald Bluetooth Dönemine Ait Zengin Viking Mezarlığı Bulundu
Önceki Hikaye

Harald Bluetooth Dönemine Ait Zengin Viking Mezarlığı Bulundu

Hazır Giyim Krizi: Gerçekten Uçurumun Eşiğinde miyiz?
Sonraki Hikaye

Hazır Giyim Krizi: Gerçekten Uçurumun Eşiğinde miyiz?

Git

Don't Miss