editor
ABD’deki 2024 başkanlık seçimleri yaklaştıkça, hem Demokratlar hem de Cumhuriyetçiler için tansiyon yükseliyor. Anketler, Trump’in başa baş bir yarış içinde olduğunu gösteriyor. Biden’ın adaylıktan çekilmesi ve Harris’in sahneye çıkması, başlangıçta Demokratlar için bir rüzgar yaratsa da bu ivme kısa sürede zayıflamış gibi görünüyor.
Son dönemdeki anket sonuçları, Trump’ın özellikle kilit öneme sahip eyaletlerde hafif de olsa bir üstünlük kurduğunu gösteriyor. Örneğin, Arizona’da 1.7, Georgia’da 1.9 ve Michigan’da 0.7 puanlık farklarla önde görünüyor. Ancak bu farklar, seçim sonucunu belirleyecek kadar büyük değil. Aynı şekilde, Harris de bazı eyaletlerde öne çıkıyor; Nevada’da 2 puanlık bir avantaj elde etmiş durumda.
Kilit Eyaletler ve İnce Çizgiler
Seçimin sonucunu belirleyecek “salıncak eyaletler” olarak bilinen bölgelerde başa baş bir rekabet yaşanıyor. Bu eyaletler, seçimlerde ne tarafın kazanacağını öngörmenin zor olduğu ve küçük farkların büyük etki yaratabileceği yerler olarak öne çıkıyor. Geçmişte, 2000 seçimlerinde George W. Bush’un Al Gore’u sadece 500 küsür oyla mağlup ettiği hatırlanırsa, bu seçimde de benzer bir senaryonun ortaya çıkması hiç de şaşırtıcı olmayacak.
Son haftalarda özellikle kadın seçmenler üzerinde kürtaj konusu önem kazanmış durumda. Kamala Harris’in bu konuda net bir duruş sergilemesi, kadınların sandığa gitmesini ve Demokratlara destek vermesini teşvik edebilir. Ancak Trump’ın anketlerin ötesinde bir performans sergileyebilme kabiliyeti, onun lehine bir avantaj sağlayabilir.
Son 16 Gün ve Kampanyaların Önemi
Seçime kalan son 16 gün, normalde adayların büyük fark yaratamayacağı bir süreç olarak görülür. Ancak bu seçimde, her günün ve her adımın önemi büyük. Trump ve Harris’in bu süreyi nasıl değerlendireceği, seçimin kaderini belirleyebilir.
ABD’deki seçim yarışı sadece ülke içi dinamiklerle sınırlı değil, aynı zamanda Türkiye gibi diğer ülkeleri de ilgilendiren hukuki davalar ve uluslararası ilişkilerle de şekilleniyor. Bu süreçte Türkiye kökenli bazı davalar da dikkat çekiyor; bunlar arasında New York Belediye Başkanı Eric Adams’ın davası ve uzun yıllardır firari olan bir banka çalışanının iadesi bulunuyor.
Sonuç olarak, ABD’deki seçim yarışında her oy ve her an büyük önem taşıyor. Seçmenlerin son kararı, hem ülkenin hem de dünyanın geleceği için belirleyici olacak.
