İsrail ve İran arasındaki gerilim, neredeyse bir asrı bulan derin bir düşmanlık zeminine oturuyor. Her iki ülke de yalnızca birbirlerinin doğrudan tehdit olarak görmüyor; aynı zamanda bölgedeki güç dengelerini sarsmak adına vekalet savaşlarından siber saldırılara kadar geniş bir cephaneliği devreye sokuyorlar. İşte bu süreklilik arz eden “gölge savaş”ın önemli kilometre taşları…
1979 – İran’ın İsrail’e Karşı Tavrı Şekilleniyor
İran İslam Devrimi’yle Batı yanlısı lider Muhammed Rıza Şah devrilirken, yeni Şii teokratik yönetim İsrail karşıtlığını bir ideoloji haline getiriyor. İsrail’i artık bir müttefik olarak görmekten vazgeçen bu yeni rejim, Ortadoğu’da köklü değişimlerin ilk sinyalini veriyor.
1982 – Hizbullah’ın Doğuşu ve Lübnan Savaşı
İsrail’in Lübnan’ı işgal etmesi, İran Devrim Muhafızları ile Lübnan’daki Şii Müslümanların güç birliğine yol açarak Hizbullah’ın temellerini atıyor. Bu olay, İsrail’in en büyük bölgesel düşmanlarından birini yaratırken, Lübnan sahasında da etkisi sürecek bir çatışma başlatıyor.
1983 – İsrail’in Lübnan’dan Çekilme Süreci
Hizbullah’ın düzenlediği intihar saldırıları sonucunda İsrail, Lübnan’ın büyük bir kısmından geri çekilmek zorunda kalıyor. Lübnan sahasında yaşanan bu geri adım, bölgede İran’ın nüfuzunun artmasını sağlıyor.
2002 – İran’ın Nükleer Çabaları Ortaya Çıkıyor
İran’ın gizli uranyum zenginleştirme programının ifşa edilmesi, İsrail ve Batı dünyasında endişeleri artırıyor. İsrail, Tahran’ın nükleer silah geliştirme niyetini tehdit olarak tanımlıyor ve uluslararası camiayı İran’a karşı sert önlemler almaya çağırıyor.
2006 – İsrail ve Hizbullah Arasında Bir Çıkmaz: Lübnan Savaşı
Bir ay süren bu savaş, İsrail’in Hizbullah’a karşı yürüttüğü yoğun bir mücadeleye sahne oluyor. Ancak, ağır silahlı Hizbullah güçlerini dize getiremeyen İsrail, bu çatışmadan net bir zafer elde edemeden ayrılıyor.
2010 – Stuxnet ile Siber Saldırı Dönemi Başlıyor
ABD ve İsrail tarafından geliştirildiğine inanılan Stuxnet virüsü, İran’ın Natanz Nükleer Tesisi’ne saldırarak kritik altyapılara yönelik siber saldırıların başlangıcını işaret ediyor. Bu, yeni bir savaş alanı olan siber uzayda, İran ve İsrail arasındaki mücadelenin de temellerini atıyor.
2018 – ABD’nin Nükleer Anlaşmadan Çekilmesi
İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’la yapılan nükleer anlaşmadan çekilmesini “tarihi bir hamle” olarak değerlendiriyor. Bu gelişme, Tahran’ın nükleer faaliyetlerini denetlemeye yönelik uluslararası girişimlere ağır bir darbe vuruyor.
2020 – Kasım Süleymani Suikastı
İran Devrim Muhafızları komutanı General Kasım Süleymani, Bağdat’ta ABD’nin düzenlediği bir hava saldırısında öldürülüyor. İsrail, bu suikastı memnuniyetle karşılarken, İran’ın ABD üslerine yönelik misillemeleri çatışmanın daha da derinleşmesine neden oluyor.
2022 – ABD ve İsrail’den Ortak Tavır
ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Yair Lapid, İran’ın nükleer silah sahibi olmasını engellemek için ortak bir taahhüt imzalıyor. Bu birlik gösterisi, bölgedeki tansiyonun yeniden yükselmesine yol açıyor.
2024 – Doğrudan Saldırılar Dönemi
Nisan 2024’te Şam’daki İran Büyükelçiliği İsrail tarafından hedef alınıyor, Tahran ise bunu Tel Aviv’e insansız hava araçları ve füzelerle karşılık vererek yanıtlıyor. 1 Ekim’deki büyük füze saldırısının ardından, 26 Ekim 2024’te İsrail’in İran’daki askeri bölgelere düzenlediği saldırılar, düşmanlığın yeni bir seviyeye taşındığının göstergesi olarak öne çıkıyor.