Cinsel ilişkinin hemen ardından kaşıntı, yanma, şişlik ya da nefes almakta zorluk yaşadığınızı düşünün.
Bu durum, az sayıda ama giderek artan sayıda kadın için yalnızca utandırıcı bir anı değil; tıbbi bir durum. Adı: Seminal Plazma Aşırı Duyarlılığı (SPH) yani semen alerjisi.
Oldukça nadir görülen ama yeterince teşhis edilmeyen bu alerjiye spermler değil, spermleri taşıyan sıvı olan seminal plazmadaki proteinler neden oluyor. İlk kez 1967 yılında, bir kadının Cinsel ilişki sonrası “şiddetli alerjik reaksiyon” geçirip hastaneye kaldırılmasıyla belgelenen bu durum, bugün saman nezlesi, yer fıstığı alerjisi ve kedi tüyü alerjisi gibi Tip 1 aşırı duyarlılık sınıfında değerlendiriliyor.
Belirtiler hafif ya da şiddetli olabiliyor. Bazı kadınlar yalnızca genital bölgede yanma, kaşıntı, kızarıklık ve şişlik gibi lokal tepkiler yaşarken; bazıları kurdeşen, nefes darlığı, baş dönmesi, burun akıntısı ve hatta hayatı tehdit edebilen anafilaksi gibi sistemik belirtiler gösterebiliyor.
1997’ye kadar dünya genelinde bu durumun yalnızca 100 kadını etkilediği düşünülüyordu. Ancak alerji uzmanı Jonathan Bernstein’ın yaptığı bir araştırmada, cinsel ilişki sonrası şikayetleri olan kadınların yaklaşık %12’sinin muhtemel SPH hastası olduğu ortaya çıktı.
2013 yılında yapılan küçük çaplı başka bir ankette de benzer oranlar saptandı. Gerçek rakam muhtemelen daha yüksek. Çünkü birçok vaka ya bildirilmiyor ya da yanlışlıkla cinsel yolla bulaşan hastalık, mantar enfeksiyonu ya da genel “hassasiyet” olarak değerlendiriliyor. Bu konuda ipucu veren en önemli detaylardan biri ise şu: Semptomlar prezervatif kullanıldığında ortadan kalkıyor.
2024 yılında yapılan yeni bir çalışma da SPH’nin sanılandan daha yaygın ve daha sık yanlış teşhis edilen bir durum olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Sorun sperm değil, plazma
Ana alerjenin prostat spesifik antijen (PSA) adlı bir protein olduğu düşünülüyor. Bu protein, yalnızca belirli bir erkeğin değil, tüm erkeklerin semeninde bulunuyor. Yani kadınlar yalnızca tek bir erkeğin menisine değil, tüm erkeklerin seminal sıvılarına alerjik tepki verebiliyor.
Ayrıca çapraz tepkiler de söz konusu. Örneğin, köpek tüyündeki Can f 5 adlı protein, insan PSA’sına yapısal olarak benziyor. Bu yüzden köpeklere alerjisi olan bazı kadınlar, semene karşı da reaksiyon gösterebiliyor. İlginç bir vakada, Brezilya cevizi alerjisi olan bir kadın, partnerinin semeninde bu kuruyemişin izlerine rastlandığı için cinsel ilişki sonrası kurdeşen dökmüştü.
Teşhis süreci genellikle ayrıntılı bir cinsel ve tıbbi geçmişin değerlendirilmesiyle başlıyor. Sonrasında partnerin semeninden yapılan cilt prick testi veya PSA’ya özgü antikorların (IgE) kan testi uygulanıyor.
Kendi araştırmalarımda, yalnızca yıkanmış sperm hücreleriyle yapılan testlerde semptomların oluşmaması, alerjik tepkinin spermden değil, seminal sıvıdaki proteinlerden kaynaklandığını gösterdi.
Üstelik bu durum sadece kadınlarda görülmüyor. Bazı erkeklerin de kendi semenlerine karşı alerjik olması mümkün.
Bu duruma “orgazm sonrası hastalık sendromu” (POIS) adı veriliyor. Boşalma sonrası grip benzeri semptomlar –yorgunluk, kafa bulanıklığı, kas ağrıları– görülüyor. Bu da otoimmün ya da alerjik bir tepki olarak değerlendiriliyor. Teşhisi zor ancak kişinin kendi menisiyle yapılan cilt testi pozitif sonuç verebiliyor.
Peki ya çocuk sahibi olmak?
SPH doğrudan kısırlığa neden olmuyor; ancak gebe kalma sürecini zorlaştırabiliyor. Alerjenle temastan kaçınmak, alerji tedavisinde en etkili yöntem olsa da, çocuk isteyen çiftler için bu çözüm pek mümkün değil.
Tedavi yöntemleri arasında önleyici antihistamin ilaçlar, iltihap giderici tedaviler ve seyreltilmiş seminal plazma ile duyarsızlaştırma yer alıyor.
Daha ağır vakalarda ise çiftler, alerjik tepkiyi tamamen ortadan kaldıran yıkanmış sperm ile tüp bebek (IVF) yöntemini tercih edebiliyor.
Ancak unutulmamalı: SPH bir kısırlık türü değildir. SPH hastası pek çok kadın, bazen doğal yollardan, bazen de tıbbi destekle sağlıklı gebelikler gerçekleştirmiştir.
Peki neden bu durum daha fazla bilinmiyor?
Çünkü cinsellikle ilgili semptomlar çoğu zaman dile getirilmiyor. Utanma, damgalanma ve doktorların bu konuda yeterince bilgi sahibi olmaması, birçok kadının yıllarca yanlış tanı ve tedaviyle zaman kaybetmesine yol açıyor. Bernstein’ın 1997 tarihli çalışmasında, cinsel ilişki sonrası semptom yaşayan kadınların neredeyse yarısı SPH için hiç test edilmemişti.
Eğer cinsel ilişki sonrası sürekli kaşıntı, ağrı ya da rahatsızlık hissediyorsanız ve prezervatif kullandığınızda bu belirtiler kayboluyorsa, semen alerjiniz olabilir.
Artık bu gizli kalmış durumu gündeme taşımanın ve doktor odalarına sokmanın zamanı geldi.