Almanya’da Ekonomik Durgunluk Derinleşiyor: Avrupa İçin Risk Mi?

Almanya’da Ekonomik Durgunluk Derinleşiyor: Avrupa İçin Risk Mi?

Almanya ekonomisi yeniden durgunlukla karşı karşıya. Demografi, enerji ve teknoloji dönüşümündeki gecikmeler büyümeyi nasıl etkiliyor? Avrupa bu krizden nasıl etkilenir?
Haziran 18, 2025
konu yorum

Avrupa’nın sanayi devi, dünyanın dördüncü büyük ekonomisi: Almanya. Yıllarca istikrarın, üretimin ve ihracatın timsali olarak gösterilen bu ülke, bugün artık ekonomik durgunlukla yüzleşiyor. Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) Finance and Development dergisinde yayımlanan son analiz, Almanya’nın yalnızca yavaşlayan bir ekonomiye değil, kökleşmekte olan bir büyüme krizine sürüklendiğine işaret ediyor.

Daha önce 2000’li yılların başında “Hartz reformları” sayesinde işgücü piyasasında devrim yaratan Almanya, şimdi aynı reçeteyle değil; çok daha derin, çok daha geniş kapsamlı bir yeniden yapılanmaya ihtiyaç duyuyor.

Nüfus Yaşlanıyor, Üretim Geriliyor

Almanya’da klasik anlamda bir işsizlik sorunu yaşanmıyor. Ancak önümüzdeki 10 yıl içinde 20 milyon insan emekli olacak. Buna karşın işgücüne yalnızca 12,5 milyon kişinin katılması bekleniyor. Bu tablo, sadece demografik bir mesele değil; verimlilik düşüşü, işgücü maliyetlerinin artışı ve rekabet gücünün erozyona uğraması anlamına geliyor.

Kısa çalışma modeli gibi uygulamalar, kriz dönemlerinde iş güvencesi sağlasa da, üretken sektörlerin ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücünün yetişmesini engelliyor. Almanya bir bakıma istihdamı koruyarak büyümeyi riske atıyor.

Orta Teknoloji Tuzak: Geçmişe Mahkûm Bir Başarı

Almanya’nın otomotiv, makine ve kimya sektörlerindeki liderliği uzun süredir dünya çapında takdirle izleniyor. Ancak bu başarı, ülkenin yüksek teknoloji alanlarına geçişini engelleyen bir pranga haline geldi. Mevcut altyapı, beceriler ve yerleşik pazar ilişkileri, bilişim, yapay zeka ve biyoteknoloji gibi alanlara dönüşümü yavaşlatıyor.

AR-GE harcamaları güçlü olsa da, bu yatırımlar ağırlıklı olarak artık büyümeyi sınırlayan orta teknolojili sektörlerde yoğunlaşıyor. Bu da Almanya’yı teknoloji rekabetinde ikinci lige düşürme riski taşıyor.

Finansman Yetersizliği: Sermaye Var, Risk Yok

Bir diğer yapısal sorun da finansman modeli. Almanya’da girişim sermayesi hala toplam finansman içinde sadece %0,09 gibi bir paya sahip. Finans sektörü, ağırlıklı olarak düşük riskli ve geleneksel alanlara yönelmiş durumda. Yenilikçi ve riskli yatırımları destekleyecek bir sermaye yapısı henüz oluşturulmuş değil. Oysa bu dönüşüm olmadan, Almanya’nın dijital ekonomide küresel rekabete tutunması zor.

Enerji Krizi ve Rekabet Gücü Kaybı

Rusya-Ukrayna savaşı sonrası patlayan enerji fiyatları Almanya’nın can damarını hedef aldı. Sanayi üretiminin bel kemiğini oluşturan enerji girdilerindeki bu artış, Almanya’nın özellikle Çin ve ABD gibi büyük üreticiler karşısındaki maliyet avantajını silip süpürdü. Yeşil enerji dönüşümü hedefi hâlâ masada ama uygulama yavaş ve maliyetli ilerliyor.

Reform ya da Durgunluk: Almanya’nın Kader Eşiği

IMF’nin raporu net: Almanya eğer ciddi ve kapsamlı reformlara girişmezse, bu durgunluk kalıcı hale gelecek. Atılması gereken adımlar yalnızca ekonomik değil, sosyal ve politik alanlara da uzanıyor:

  • Göç politikalarının esnekleştirilmesi,

  • Kadın ve yaşlı nüfusun işgücüne daha aktif katılımı,

  • Sermaye piyasalarının çeşitlendirilip derinleştirilmesi,

  • Yeşil dönüşüm ve dijital altyapı yatırımlarına öncelik verilmesi.

Almanya’nın savunma ve altyapı harcamalarını artırması kısa vadeli canlandırma sağlayabilir. Ancak yapısal dönüşüm gerçekleşmeden bu tür harcamalar, yalnızca ekonominin yavaş ölmesini geciktirir.

Peki Avrupa Ne Yapmalı?

Almanya’nın duraksaması yalnızca Almanya’yı ilgilendirmiyor. Avrupa Birliği’nin omurgası olan bu ekonomi zayıfladıkça; İtalya, Polonya, İspanya gibi ülkeler başta olmak üzere kıta genelinde büyüme beklentileri sarsılıyor. Almanya’daki yavaşlama, Avrupa Merkez Bankası’nın politikalarından, sınır ötesi sanayi zincirlerine kadar pek çok alanda domino etkisi yaratabilir.

Son Söz: Gücünü Geçmişten Alanlar, Geleceği Kaçırır

Almanya, bir dönemin model ekonomisiydi. Bugün hâlâ güçlü ama esnek değil. Dirençli ama yenilikten uzak. Ekonomide reform, artık tercih değil zorunluluk. Aksi takdirde yalnızca Almanya değil, Avrupa da büyüme trenini kaçırabilir.

Latest from EKONOMİ

Kamu İşçilerinin Zam Pazarlığı: TÜHİS ile Sendikalar Arasındaki Gerilim Büyüyor
Önceki Hikaye

Kamu İşçilerinin Zam Pazarlığı: TÜHİS ile Sendikalar Arasındaki Gerilim Büyüyor

İran-İsrail 'Eşik Savaşı' Nükleer Gerginliğin Kurallarını Yeniden Yazdı
Sonraki Hikaye

İran-İsrail ‘Eşik Savaşı’ Nükleer Gerginliğin Kurallarını Yeniden Yazdı

Git

Don't Miss