Avrupa Savunma Sanayisinde Türkiye’ye Açılan Yeni Kapılar

Avrupa Savunma Sanayisinde Türkiye’ye Açılan Yeni Kapılar

Avrupa Birliği'nin savunma sanayisi yatırımlarında Türkiye'ye de kapı aralanıyor. EDIP kapsamında Türkiye'nin SİHA üretimindeki yenilikçi yaklaşımı ve AB ile işbirliği fırsatları öne çıkıyor. İşte detaylar!
Kasım 27, 2024
konu yorum

Avrupa Birliği (AB), yerli savunma sanayisini güçlendirme çabalarını hızlandırırken, bu sürecin Türkiye gibi AB üyesi olmayan ülkelerle işbirliği fırsatları yaratabileceğine dair işaretler artıyor. Avrupa Savunma Yatırım Planı (EDIP) üzerinde süren müzakerelerde alınan kararlar, Türkiye’nin savunma sanayisi için önemli bir dönüm noktası olabilir.

Fransa’nın Tutum Değişikliği ve EDIP Kapıları

Uzun süre sadece AB üyesi ülkelerin finansman kaynaklarından yararlanabileceği görüşünü savunan Fransa, bu konuda geri adım attı. EDIP çerçevesinde, AB bütçesinden sağlanacak mali kaynakların %35’inin AB dışındaki ülkelerin savunma ürünlerine harcanmasına imkan tanınması için hazırlanan öneriye yeşil ışık yakan Fransa, bu konuda önemli bir engeli kaldırmış oldu. Bu karar, başta Türkiye olmak üzere ABD, İngiltere ve İsrail gibi ülkelerin de Avrupa savunma projelerine dahil olmasının önünü açtı.

Fransız diplomatların Brüksel’deki müzakerelerde sergilediği bu yeni tutum, AB içinde savunma sanayisinde işbirliği konusundaki mevcut yaklaşımları yeniden şekillendirme potansiyeline sahip. Ancak bu değişikliklerin yürürlüğe girmesi için henüz tamamlanması gereken süreçler bulunuyor; taslağın Avrupa Parlamentosu’ndan geçmesi ve üye ülkeler tarafından onaylanması gerekiyor.

Türkiye İçin “İyi Haber”

Avrupalı düşünce kuruluşları, bu gelişmeyi Türkiye için olumlu bir adım olarak değerlendiriyor. Berlin merkezli CATS (Uygulamalı Türkiye Araştırmaları Merkezi) uzmanı Jens Bastian, bu gelişmenin AB ile Türkiye arasında savunma sanayisinde potansiyel işbirliği fırsatlarını artıracağını belirtiyor. Ancak bu tür işbirliklerinin tamamen sorunsuz bir zemine oturmadığını da hatırlatıyor: “AB, işbirliği için belirli şartlar ileri sürerken, siyasi uzlaşmanın garantisi halen çantada keklik değil.”

Bastian’a göre Türkiye’nin gibi alanlardaki yenilikçi yaklaşımı, nin tamamlayıcı bir parçası olabilir. ENC (Avrupa Komşuluk Konseyi) Direktörü Samuel Doveri Vesterbye de Fransa’nın tutum değişikliğini “Türkiye için iyi bir haber” olarak değerlendiriyor. Ancak, bu işbirliğinin sürdürülebilirliği için AB-Türkiye ilişkilerinde daha kapsamlı bir mutabakata ihtiyaç olduğunu vurguluyor.

AB-Türkiye Savunma İşbirliği İçin Gerekli Şartlar

AB’nin Türkiye ile savunma işbirliği için belirlediği bazı hassas kriterler var. Bunların başında Türkiye’nin:

  • Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımlara katılması,
  • Yunanistan ile ilişkilerde gerginlikleri azaltması,
  • Kıbrıs konusundaki tutumunu gözden geçirmesi geliyor.

Bu konular, AB’nin sadece savunma sanayisi değil, aynı zamanda geniş ekonomik ve siyasi ilişkilerde de Türkiye ile işbirliği sürecinde dikkatle ele aldığı başlıklar arasında.

Değişen Jeopolitik Düzlem: Ukrayna Savaşı’nın Etkileri

Rusya’nın Ukrayna işgali, Avrupa’yı savunma politikalarını yeniden gözden geçirmeye zorladı. AB, Ukrayna’ya destek sağlama sürecinde, kendi savunma sanayisini daha bağımsız ve güçlü bir yapıya kavuşturmak için yeni stratejiler geliştiriyor. Bu bağlamda EDIP gibi projeler, Türkiye gibi ülkelerin katkılarını daha anlamlı hale getirebilir.

Türkiye’nin savunma sanayisindeki başarıları, özellikle SİHA’ların düşük maliyetlerle yüksek etkinlik sağlaması, AB ülkelerinin ilgisini çekiyor. Almanya’nın Türkiye’ye silah ihracatını yeniden onaylaması ve Eurofighter savaş uçağı görüşmelerine başlaması, bu ilginin somut yansımalarından biri.

Türkiye’nin Savunma Sanayisindeki Yenilikçilik ve AB İçin Önemi

Jens Bastian, Türkiye’nin savunma sanayisinde Avrupa’nın önemli bir partneri olabileceğini vurgularken, Türkiye’nin insansız hava araçları (SİHA) başta olmak üzere yenilikçi üretim kabiliyetinin altını çiziyor. Bu ürünlerin sadece askeri alanda değil, düzensiz göçün önlenmesi, doğal afetlerle mücadele ve iklim değişikliğiyle mücadele gibi sivil amaçlarla da kullanıldığına dikkat çekiyor.

Örneğin, Türk SİHA’ları, yangınların erken tespitinden yardım organizasyonlarına kadar birçok alanda fayda sağlıyor. Bu yönleriyle Türkiye, savunma sanayisinde sadece askeri değil, aynı zamanda insani ve çevresel faydalar sağlayan bir partner olarak da dikkat çekiyor.

AB’nin Yeni Savunma Stratejisi ve Bütçe Planlaması

AB, dışa bağımlılığı azaltmak ve yerli savunma sanayisini güçlendirmek için ciddi bütçeler ayırıyor. EDIP çerçevesinde, 2025-2027 yılları arasında 1,5 milyar euro’luk bir bütçe planlanmış durumda. Ancak bu rakamın hızla artması bekleniyor. AB’nin yeni savunma komiseri Andrius Kubilius, altyapı iyileştirmeleri ve hava savunma sistemleri için 200 ila 500 milyar euro arasında yatırım gerektiğini belirtiyor.

Türkiye’nin Avrupa savunma sanayisinde bir aktör olarak rol alması, sadece ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik anlamda da büyük bir önem taşıyor. Ancak bu süreç, taraflar arasında hassas dengelerin gözetilmesini ve güvene dayalı bir işbirliği zemini oluşturulmasını gerektiriyor.

AB’nin kapıları aralaması, Türkiye için bir fırsat penceresi yaratırken, bu fırsatın kalıcı hale gelmesi, Ankara’nın AB ile ilişkilerde daha yapıcı adımlar atmasına bağlı. Avrupa savunma stratejisinin bir parçası olma yolunda Türkiye’nin bu fırsatı nasıl değerlendireceği, gelecekteki işbirliğinin kaderini belirleyecek.

Latest from Yorum

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Bahçeli'nin Çağrısına Ortağız, Tam Uyum İçindeyiz"
Önceki Hikaye

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Bahçeli’nin Çağrısına Ortağız, Tam Uyum İçindeyiz”

Milli Eğitim Bakanı Tekin'den Kreş Tartışmalarına İlişkin Açıklama
Sonraki Hikaye

Milli Eğitim Bakanı Tekin’den Kreş Tartışmalarına İlişkin Açıklama

Git

Don't Miss