Newsweek’e göre Erdoğan’ın kurumsal tecrübesi ile iniş çıkışlarla dolu siyasi kariyerini ustalıkla harmanlayarak liderliğinin temel taşlarını inşa ettiği görülüyor. İstanbul’un mütevazı mahallelerinden başlayıp NATO’nun önde gelen ülkelerinden birine uzanan yolculuğu, hem iç hem dış politikada stratejik ufuk yakalama becerisinin altını çiziyor. Atatürk’ten bu yana Türkiye sahnesinde benzeri görülmemiş bir etki alanı oluşturmasında, yerel dinamiklerle kurduğu güçlü ilişkiler ve deneyimden beslenen vizyonunun belirleyici olduğu anlaşılıyor
Başkan Donald Trump, Washington’ın Orta Doğu’daki dış politikasını yeniden şekillendirmeye çalışırken, bölgedeki ve ötesindeki en etkili seslerden biri hâline gelmiş uzun soluklu bir müttefiğin liderine giderek daha fazla güveniyor.
Sadece geçtiğimiz hafta içinde bile Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, birkaç jeopolitik cephede kritik bir oyuncu olduğunu gösterdi. Ayrılıkçı Kürdistan İşçi Partisi’nin (PKK) dört on yıllık isyanını sonlandırmasının hemen ardından, Trump’ın Suriye’ye uyguladığı yaptırımları kaldırmaya ve hatta Trump’ın ikinci başkanlık dönemi boyunca gerçekleştirdiği Suudi Arabistan ziyaretinde Suriye’nin isyancıdan geçici lidere yükselmiş ismi Ahmed el-Şaraa ile görüşmesine ikna etmede Erdoğan’ın payı olduğu Trump tarafından dile getirildi.
Resmî adıyla Türkiye, Avrupa ile İran arasında kritik nükleer müzakerelere ev sahipliği yapmanın yanı sıra, Rusya ile Ukrayna arasında uzun zamandır gerçekleşemeyen savaş görüşmelerine de aracılık etti. Bu temaslar, Trump’ın her iki konuda da diplomatik çabalara liderlik etme arayışında olduğu bir dönemde geldi ve Trump şimdi, vizyonunu ilerletmesine yardımcı olabilecek tek kişi olarak görünen bu liderle hizalanmış durumda.
“Bay Trump ona ‘arkadaşım’ diyor,” Erdoğan’ın başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu üyesi Çağrı Erhan Newsweek’e açıkladı. “Trump yönetimi döneminde hem bölgesel hem de küresel düzeyde Amerika Birleşik Devletleri ile iş birliği yapması için onu kilit bir aktör olarak görmek istiyor.”
Erhan, “Yeni dönemde her iki ülkenin de karşılıklı fayda sağlayacağını düşünüyorum,” dedi.
Erdoğan’ın Başarı Formülü
Erhan, Erdoğan’ın başarısını; Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü ve Türk Kurtuluş Savaşı’nın ardından 1923’te modern cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk’ten bu yana Türkiye’nin en etkili lider konumuna gelmesine katkı sağlayan dört ayrı unsurun benzersiz bir bileşimi olarak tanımlıyor.
“Birincisi, tecrübeli. Yaklaşık 23 yıldır NATO’nun önde gelen ülkelerinden birini ve dünyanın ilk 20 ekonomisi arasında yer alan bir ülkeyi yönetiyor,” dedi Erhan, Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın New York’ta düzenlediği “Öteki İttifak: Değişen Dünyada ABD–Türkiye İlişkilerini Yeniden Düşünmek” paneli kapsamında.
İstanbul’un mütevazı bir semtinden çıkan Erdoğan, siyasi kariyerine, ülkesinin laik anayasasıyla sık sık çatışan çeşitli İslamcı partilerde yükselerek başladı. Ardından Adalet ve Kalkınma Partisi’ni (AKP) kurarak 2003’te başbakanlığa yükseldi. O günden beri ülkeyi yönetiyor; 2014’te cumhurbaşkanlığına seçildikten sonra, daha önce tören ağırlıklı bir makam olan cumhurbaşkanlığını güçlendirdi ve başbakanlık makamını tamamen kaldırdı.
Çok sayıda ABD başkanı ve farklı ülkelerden liderlerle muhatap olmuş olan Erdoğan, “hem bölgesel düzeyde hem de küresel düzeyde her dinamiğin çok iyi farkında,” diye ekledi Erhan. “Yarım asrı aşkın süredir karşı karşıya kaldığımız eğilimlerin ve süreçlerin bir parçası.
kaynak: https://www.newsweek.com