Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ankara’da Mısırlı mevkidaşı Bedr Abdulati ile bir araya geldi. Bu görüşme, sadece iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi açısından değil, bölgesel dengeler açısından da kritik bir öneme sahipti. Ortak basın toplantısında Fidan’ın verdiği mesajlar, özellikle Gazze ve Suriye konularında dikkat çekiciydi.
Gazze: Mısır’a Teşekkür ve Endişeler
Hakan Fidan’ın en çok üzerinde durduğu konulardan biri, İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes süreciydi. Bu süreçte Mısır’ın üstlendiği rolü takdir eden Fidan, Katar ve diğer ülkelerle birlikte Mısır’ın yoğun çaba gösterdiğini vurguladı. Ancak, Netanyahu hükümetinin ateşkes sonrası nasıl bir yol izleyeceği konusunda soru işaretleri olduğunu belirtti. Netanyahu’nun savaşı yeniden başlatma ihtimalinin dünya genelinde endişe yarattığını dile getirerek, Filistin’in de İsrail’in de barışa ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Netanyahu’nun siyasi çıkarları uğruna bölgede yeni bir soykırım süreci başlatmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirten Fidan, Filistin halkının topraklarından koparılması yönündeki fikirlerin insanlığa aykırı olduğunu ifade etti. Mısır ve Ürdün’e sürgün iddialarının kabul edilemez olduğunu dile getiren Fidan, bu konudaki duruşlarının net olduğunu vurguladı. Batı Şeria’da devam eden saldırıların durdurulması gerektiğinin de altını çizdi.
Suriye: Terör Bitmeden İstikrar Mümkün Değil
Fidan’ın önemli mesajlarından biri de Suriye konusunda geldi. Suriye’nin huzura kavuşması için ülkenin terörden arındırılması gerektiğini belirten Dışişleri Bakanı, DAEŞ ve PKK/YPG’nin en büyük tehdit unsurları olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin Suriye’nin istikrarı için komşu ülkelerle ortak çalışmalar yürüttüğünü belirten Fidan, Suriye’de yeni yönetimin hukukun üstünlüğü çerçevesinde kapsayıcı bir geçiş süreci yürütmesi gerektiğini söyledi. Bu kapsamda, terörle mücadelede kararlı bir duruş sergileyeceklerini ifade etti.
Türkiye’ye Gelen Filistinliler ve Uluslararası Propaganda
Fidan, Türkiye’nin Filistin konusunda insani yardım ve barış çabalarına büyük önem verdiğini belirtti. Geçmişte Hamas ile İsrail arasında yapılan anlaşmalarda bazı Filistinlilerin kendi topraklarına dönmelerinin engellendiğini hatırlatarak, Türkiye’nin insani çabalarıyla 15 Filistinlinin Kahire üzerinden Türkiye’ye geldiğini söyledi. Ancak bu iyi niyetli insani destek çalışmalarının bazı çevrelerce Türkiye aleyhine propaganda malzemesi yapılmasına karşı uyarıda bulundu.
Trump’ın Teklifine Sert Tepki
Hakan Fidan’ın en net tepkilerinden biri, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Filistinlilerin sürgün edilmesi yönündeki teklifine karşı geldi. İki devletli çözüm temelinde barışın sağlanması gerektiğini belirten Fidan, bu tür teklifler ile savaşın körüklendiğini ifade etti. Bölgedeki çatışmaların daha fazla derinleşmesine yol açacak girişimlerden kaçınılması gerektiğini vurguladı.
Hakan Fidan’ın bu açıklamaları, Türkiye’nin bölgesel politikadaki kararlı duruşunu bir kez daha ortaya koydu. Filistin meselesinde insani ve diplomatik çabalara devam ederken, Suriye’deki terör tehdidine karşı net bir tavır sergilendiği görüldü. Türkiye’nin hem diplomasi masasında hem de sahada etkin bir aktör olmaya devam edeceği mesajı verildi. Önümüzdeki süreçte bölgesel dengelerin nasıl şekilleneceği ise, başta İsrail ve Filistin arasındaki gelişmeler olmak üzere, birçok faktöre bağlı olacak.