editor
Eski ABD istihbarat subayı Scott Ritter, Rusya’nın nükleer silah kullanmadan Ukrayna’yı bir ay içinde tamamen yok edebilecek kapasiteye sahip olduğunu belirtti. Bu çarpıcı açıklama, Ritter’ın Dialogue Works adlı YouTube kanalına verdiği demeçte dile getirildi. Ritter, Rusya’nın henüz tüm askeri kapasitesini kullanmadığını ve mevcut güçle çatışmayı hızla bitirebileceğini savundu.
Ritter, Rus Silahlı Kuvvetlerinin “hayal bile edilemeyecek bir ateş gücüne” sahip olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Rusya, kullanabileceği askeri gücün büyük bir kısmını kullanmadı bile. Eğer isteseydi, savaş bir ay içinde biterdi.”
Rusya’nın Operasyonel Verileri
Bu açıklamalar, 18 Aralık’ta Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov’un yabancı askeri ataşelere verdiği brifingde sunduğu verilerle örtüşüyor. Gerasimov, Ukrayna’nın ağır kayıplar verdiğini belirtti ve şunları söyledi:
- Ukrayna Silahlı Kuvvetleri, 365 bini geri döndürülemez olmak üzere toplam 977 bin 315 personel kaybetti.
- Yaklaşık 20 bin tank ve zırhlı muharebe aracı, 19 bin 500 sahra ve havan topu, 1500 çok namlulu roketatar sistemi imha edildi.
Batı’nın Destekleri ve Rusya’nın İnisiyatifi
Gerasimov, Batı ülkelerinin Ukrayna’ya yaptığı mali ve askeri yardımların da altını çizdi. 30’dan fazla ülkenin toplamda 350 milyar dolar yardımda bulunduğunu belirtti. Bu yardımların en büyük kısmını ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ve Danimarka sağladı. Ayrıca, 165 binden fazla Ukraynalı asker NATO standartlarında eğitildi.
Tüm bu desteklere rağmen Gerasimov, Rusya’nın özel askeri operasyon alanındaki tüm cephe hatlarında inisiyatifi elinde bulundurduğunu ve ilerleyişini sürdürdüğünü ifade etti. 2024 yılı itibarıyla, Rus ordusu 190’dan fazla yerleşim yerini kurtararak yaklaşık 4.5 bin kilometrekarelik bir alanı kontrol altına aldı.
Yorum ve Değerlendirme
Scott Ritter ve Valeriy Gerasimov’un açıklamaları, Ukrayna savaşındaki dinamiklerin karmaşıklığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Rusya’nın askeri gücü ve stratejik planları üzerine yapılan bu yorumlar, savaşa dair tartışmaları alevlendirebilir. Ancak bu tür iddialar, tarafların propaganda savaşları arasında dikkatle analiz edilmelidir.
Savaşın gidişatı, yalnızca askeri güce değil, aynı zamanda uluslararası diplomasi, ekonomik yaptırımlar ve halk desteği gibi faktörlere de bağlı olmaya devam edecek.
