ABD Kongresi, Donald Trump’ın 5 Kasım’daki seçimlerde kazandığı zaferi resmileştirerek, onu ikinci kez başkanlık koltuğuna taşıyacak sürecin son adımını tamamladı. Kongre’nin ortak oturumu, Amerikan siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktasını temsil ederken, salonda hem coşkulu hem de dramatik anlar yaşandı.
Eyalet Oyları ve Sonuçların Tescili
Ortak oturuma, seçimin diğer adayı ve aynı zamanda ABD Başkan Yardımcısı olan Kamala Harris başkanlık etti. Oturum sırasında, eyaletlerin Seçiciler Kurulu oyları tek tek okundu. Bu prosedür, seçim sonuçlarını resmileştirirken, özellikle Trump’ın zaferinin ilan edilmesiyle Cumhuriyetçi üyelerin coşkulu alkışlarına sahne oldu. Öte yandan, Demokrat üyeler, yalnızca Harris’in sonuçlarını alkışlamakla yetindi.
Trump’ın İkinci Dönemi Resmileşti
Toplamda 312 Seçiciler Kurulu oyuna ulaşarak seçimi kazanan Trump, ABD’nin 47. başkanı oldu. Kamala Harris ise 226 delege oyu alarak seçimi kaybetti. Harris’in, sonucu açıklarken kameralara yansıyan üzgün yüz ifadesi, oturumun en dikkat çeken anlarından biri olarak hafızalara kazındı. Cumhuriyetçi Parti üyeleri, Trump ve yeni başkan yardımcısı JD Vance’in zaferini coşkuyla kutlarken, Amerikan siyaseti bir kez daha partizan ayrılıkların gölgesinde kaldı.
Tarihten Bir Not: Kongre Baskını
4 yıl önce, 6 Ocak 2021’de, Kongre’de seçim sonuçlarının tescil edildiği oturum sırasında yaşanan baskın, Amerikan tarihine kara bir leke olarak geçmişti. Bu olay, seçimin güvenilirliği ve Amerikan demokrasisinin geleceği üzerine hararetli tartışmalar başlatmıştı. Ancak bu yılki oturum, geçmişin gölgesinden sıyrılmayı başararak daha sakin bir ortamda gerçekleşti.
Trump’ın Geri Dönüşü
2016-2020 yılları arasında başkanlık yapan ve 2020 seçimlerinde Joe Biden’a kaybeden Trump, Harris karşısında bu kez rahat bir zafer elde etti. 20 Ocak’ta yemin ederek ikinci kez göreve başlayacak olan Trump, ABD’nin tarihindeki nadir çift dönem başkanlarından biri olarak dikkat çekiyor.
Yeni Dönemden Beklentiler
Trump’ın ikinci dönemi, Amerikan toplumunun derin kutuplaşmalar yaşadığı bir dönemde başlıyor. Özellikle ekonomik reformlar, göç politikaları ve dış ilişkiler gibi kritik alanlarda nasıl bir yol izleneceği merakla bekleniyor. Öte yandan, Demokratların ve Harris’in, bu dönemde nasıl bir muhalefet stratejisi benimseyeceği de siyasi dengeleri belirleyecek önemli unsurlardan biri olacak.
Sonuç olarak, bu seçimler yalnızca bir liderin değil, aynı zamanda Amerikan siyasetinde yeni bir dönemin habercisi oldu. Trump’ın başkanlık koltuğuna dönüşü, destekçileri için zafer anlamına gelirken, karşıtları için ise yeniden mücadeleye çağrı niteliğinde.