İngiltere Yeni Bir Güvenlik Doktrini Peşinde: Kıta Avrupa’sından Kopuşun Bedeli mi?

İngiltere Yeni Bir Güvenlik Doktrini Peşinde: Kıta Avrupa’sından Kopuşun Bedeli mi?

Rus tehdidi, ABD’nin geri çekilişi ve Brexit sonrası yalnızlık… İngiltere’nin yeni savunma planı sadece bir güncelleme değil; küresel güvenlik denkleminde yeni bir rol arayışı.
Mayıs 7, 2025
konu yorum

İngiltere, 20 yıl aradan sonra ilk kez ulusal güvenlik planlarını kapsamlı şekilde revize etmeye hazırlanıyor. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre bu planlar, doğrudan bir Rus saldırısına karşı ülkeyi savaş haline geçirecek düzeyde önlemler içeriyor. Bu hazırlıklar, sadece askeri değil, aynı zamanda siber tehditlerden sivil savunmaya kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Görünüşte olağan bir güncelleme gibi dursa da bu adım, küresel düzeyde yeni bir güvenlik mimarisinin işaret fişeği olabilir.

Güvenlik Garantörlüğünden Gerçekçilik Çağına

İngiltere, uzun yıllardır NATO şemsiyesi ve özellikle ABD’nin güvenlik güvencesiyle hareket etti. Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle birlikte bu güvencelere fazlasıyla yaslanarak savunma harcamalarını kısmış, yatırımları geciktirmişti. Ancak son dönemde ABD’nin, özellikle eski Başkan Trump döneminden itibaren, “herkes kendi güvenliğini sağlasın” politikası çerçevesinde müttefiklerinden uzaklaştığı bir dönemde İngiltere, artık savunmasını kendi omuzlarında taşımak zorunda olduğunun farkına vardı.

Demir Kubbe ve Nükleer Senaryolar: Yeni Nesil Tehditlere Hazırlık

İngiltere’nin yeni planları arasında İsrail’in “Demir Kubbe” sistemine benzer bir hava savunma ağı kurmak, siber saldırılara karşı ulusal altyapıyı güçlendirmek ve halkı olası krizlere hazırlamak gibi başlıklar yer alıyor. Özellikle taktik nükleer silahların yeniden devreye alınması, İngiltere’nin klasik caydırıcılığın ötesinde hibrit tehditlere karşı da pozisyon almaya çalıştığını gösteriyor. Bu gelişme, Rusya’nın Avrupa’ya yönelik örtülü ve doğrudan tehditlerine karşı caydırıcı bir denge unsuru olabilir.

Atlantik’te Sarsılan Denge: Ne ABD Ne Avrupa

İngiltere, Brexit sonrası Avrupa Birliği’nden resmen ayrılmış olsa da güvenlik konusunda kıta Avrupa’sıyla ilişkilerini kesmiş değil. Tam tersine, ABD’nin Asya-Pasifik’e yöneldiği bir dönemde, Avrupa’da doğan boşluğu doldurabilecek en ciddi aday olarak öne çıkıyor. Bu durum, İngiltere’nin hem NATO çerçevesinde hem de ikili ilişkilerle Avrupa savunmasında daha merkezi bir rol üstlenmesine yol açabilir.

Bütçe Tartışmaları ve İç Siyasi Gerilim

Savunma harcamalarının milli gelirin %2.7’sine çıkarılacağı duyuruldu. Bu oran, hedeflenen %5 seviyesinden uzak olsa da İngiltere gibi mali disiplini ön planda tutan bir ülke için ciddi bir artışı temsil ediyor. Ancak bu harcamaların hangi kaynakla finanse edileceği sorusu iç politikada tansiyonu yükseltiyor. Sosyal hizmetler, sağlık sistemi ve eğitim gibi alanlarda yapılacak kesintiler, kamuoyunun bu yeni güvenlik politikalarına desteğini sorgulatabilir.

Küresel Yarışta Yeni Cephe: İngiltere’nin Rolü Ne Olacak?

İngiltere’nin bu hamlesi, ABD, Çin, Rusya, Hindistan ve Almanya gibi ülkelerin sürüklediği küresel silahlanma yarışının Avrupa ayağını temsil ediyor. Sadece Kızıldeniz gibi kritik ticaret yollarındaki çatışmalar değil, aynı zamanda siber tehditler ve enerji güvenliği de yeni güvenlik anlayışının bir parçası haline geliyor. Artan risk ortamı, İngiltere’yi sadece bir ada devleti olarak değil, Batı’nın yeniden inşasında stratejik bir aktör olarak konumlandırıyor.

Latest from DÜNYA

Hindistan’ın Pakistan Saldırısının Şifreleri
Önceki Hikaye

Hindistan’ın Pakistan Saldırısının Şifreleri

Pakistan ve Hindistan Arasındaki Çatışmanın Savaş’a Dönüşmesi İhtimalinin Türkiye Üzerindeki Etkileri
Sonraki Hikaye

Pakistan ve Hindistan Arasındaki Çatışmanın Savaş’a Dönüşmesi İhtimalinin Türkiye Üzerindeki Etkileri

Git