Suriye’deki son durum oldukça karmaşık ve spekülatif olmakla birlikte, ABD ve İsrail gibi küresel aktörlerin, özellikle Orta Doğu’daki istikrarsızlık üzerine olan müdahalelerini değerlendirirken çeşitli senaryolar öne sürülebilir. Bu analiz, yeni gelişmelere dayalı bir varsayım çerçevesi içerisindedir.
Potansiyel Müdahaleler ve Senaryolar
2025: ABD’nin Siyaset Meydanına Dönüşü
ABD, yeni bir yönetim altında Orta Doğu politikasında değişiklik sinyalleri verebilir. Özellikle HTŞ’nin Halep üzerindeki artan kontrolü, ABD’yi bölgedeki terörle mücadele çabalarını yeniden gözden geçirmeye itebilir. Bu noktada, ABD’nin Halep’te istikrarı sağlamak ve terör tehdidini azaltmak amacıyla sınırlı askeri operasyonlar veya insani yardım misyonlarını devreye sokabileceği söylenebilir.
İsrail’in Güvenlik Endişeleri ve Olası Stratejik Hamleler
İsrail, Suriye’deki İran ve Hizbullah’a karşı geçmişte de olduğu gibi güvenlik endişelerini artırabilir. Halep’teki denge değişimleri, İsrail için güvenlik risklerini artırırsa, özellikle İran’ın etkinliğinin artması durumunda, İsrail’in daha fazla hava saldırısı veya sınır ötesi operasyonlar gerçekleştirme ihtimali doğabilir.
İran ve Rusya’nın Rolü
İran ve Rusya’nın Suriye’deki etkilerinin azalması, ABD ve İsrail müdahalelerini hızlandırabilir. Rusya’nın iç sorunlarla meşgul olması veya küresel diplomasi arena değişiklikleri nedeniyle Suriye’ye olan ilgisinin azalması, rejim güçlerinin zayıflamasına yol açabilir. Bu durumda, İsrail ve ABD’nin bölgeye etkin şekilde yerleşmesi mümkün olabilir.
Müzakereler ve diplomatik çözümler
Bölgedeki istikrarsızlığı çözmek için uluslararası bir konsensüs sağlanabilir. ABD ve İsrail, bölgesel ve uluslararası ortaklarıyla beraber, diplomatik ve ekonomik yaptırım araçlarını kullanarak bir barış süreci başlatabilir. Bu tip bir girişim, özellikle ABD’nin liderlik ettiği koalisyonlar aracılığıyla gerçekleşebilir.
Olası Sonuçlar
1. Bölgesel İstikrar ve Barış: Başarı ile yürütülen diplomatik çabalar sonucunda Suriye’de daha fazla barışçıl bir ortam ortaya çıkabilir.
2.Yükselen Gerginlikler: Yanlış hesaplanmış bir müdahale, Suriye’deki güç dengelerini daha da karmaşık bir hale getirebilir ve uzun vadeli istikrarsızlığa yol açabilir.
3.Mülteci Krizi:. Müdahaleler ve çatışmaların yeniden tırmanması, bölgedeki insani krizi daha da derinleştirebilir ve yeni bir mülteci dalgasını tetikleyebilir.
Sonuç
Bu senaryolar birbirini dışlamayan, aksine iç içe geçmiş şekilde gelişebilir. Hem bölgede hem de uluslararası toplumda atılacak adımlar, Suriye ve özellikle Halep’in geleceğini şekillendirecek kritik unsur olacaktır. Her durumda, diplomatik çözüm arayışları ve insani yardımların artırılması, sürdürülebilir barış için temel adımlar teşkil edecektir. “Dilerim bölgemiz rahat bir nefes alır”