İsrail’in Suriye’deki hedeflere yönelik saldırılarının bölgedeki gerilimi tırmandırdığı bir dönemde, Suriye Devlet Başkanı Ahmet eş-Şara’nın Türkiye’ye yapacağı beklenen ziyaret, diplomasi çevrelerinin gündemine oturdu. Ankara ile Şam arasındaki ilişkilerin normalleşme sürecinde kritik bir adım olarak görülen bu ziyaret, yalnızca ikili meseleleri değil, bölgesel güvenlik, ekonomik iş birliği ve terörle mücadele gibi karmaşık başlıkları da masaya taşıyacak.
İsrail’in Gölgesinde Askeri İş Birliği
Son dönemde İsrail’in Suriye’deki askeri hedeflere yönelik saldırıları, Türkiye’nin bölgedeki varlığını da dolaylı olarak ilgilendiriyor. Özellikle Hama Askeri Havalimanı ve Humus’taki T4 üssü gibi noktaların İsrail tarafından hedef alınması, Türkiye ile Suriye arasında gündeme gelen askeri iş birliği anlaşmasının önemini artırıyor. İki ülke, daha önce Savunma Bakanlıkları düzeyinde gerçekleşen 3+3 formatlı görüşmelerde, sınır güvenliği ve terörle mücadele konularında ortak adımlar atılmasını ele almıştı. Yeni ziyaretle birlikte, bu anlaşmanın detaylarının netleşmesi ve Türkiye’nin Suriye’deki operasyonel kabiliyetini güçlendirecek yeni üslerin kurulmasına dair somut adımlar bekleniyor.
Ekonomik Yaptırımlar ve Suriye’nin Çöküşü
Suriye’nin 14 yıllık savaş sonrası çöken ekonomisi, Ahmet eş-Şara yönetimi için en büyük handikap olmaya devam ediyor. Uluslararası yaptırımların hafifletilmesi, Şam’ın Türkiye’ye yaklaşımında kritik bir motivasyon kaynağı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın uluslararası platformlarda yaptırımların kaldırılması yönünde verdiği mesajlar, bu ziyarette de gündeme gelecek. Türkiye’nin, Suriye’nin yeniden inşası sürecinde oynayabileceği rol ve ticari ilişkilerin canlandırılması, iki ülke için de “kazan-kazan” senaryosu olarak değerlendiriliyor.
YPG/PKK Gerilimi: Ankara’nın Kırmızı Çizgisi
Türkiye için en hayati konulardan biri ise Suriye’deki YPG/PKK varlığı. Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile Şam yönetimi arasında imzalanan anlaşmaya rağmen, terör örgütünün bölgedeki faaliyetlerinin devam etmesi Ankara’yı rahatsız ediyor. Türkiye, bu ziyarette özellikle PKK’ya verilen desteğin kesilmesi ve sınır güvenliğinin sağlanması konusunda somut taahhütler talep edecek. Geçmişte Adana Mutabakatı ile elde edilen kazanımların yeni bir anlaşmayla güçlendirilmesi hedefleniyor.
Antalya Diplomasi Forumu: Görüşmeler için Alternatif Sahne
11-13 Nisan tarihlerinde düzenlenecek Antalya Diplomasi Forumu, iki liderin buluşması için alternatif bir zemin olabilir. 20’ye yakın ülke liderinin katılacağı forum, Türkiye’nin bölgesel diplomasideki etkin rolünü vurgularken, eş-Şara-Erdoğan görüşmesine de ev sahipliği yapabilir. Ancak Ankara’nın henüz resmi bir açıklama yapmamış olması, Suriye tarafının ise ziyareti teyit etmesi, diplomasinin “sessiz” ilerleyen taraflarını gözler önüne seriyor.
Sonuç: Riskler ve Fırsatlar Arasında Denge
Bu ziyaret, Türkiye’nin Suriye politikasında bir dönüm noktası olabilir. Bir yanda terörle mücadele ve sınır güvenliği, diğer yanda ekonomik iş birliği ve yaptırımların hafifletilmesi gibi dengelerin gözetilmesi gerekiyor. İsrail’in saldırılarının bölgede yarattığı belirsizlik ise Ankara’nın askeri hamlelerini daha da kritik hale getiriyor. Tüm bu dinamikler ışığında, Ahmet eş-Şara’nın Ankara (veya Antalya) ziyareti, yalnızca iki ülke ilişkilerini değil, Ortadoğu’nun gelecek senaryolarını da şekillendirecek bir kapı aralayabilir.