ABD, Ukrayna’ya uzun menzilli füzeler kullanma izni verdi ve Ukrayna, bu füzelerle ilk saldırısını gerçekleştirdi. Özellikle İngiltere ve Fransa’nın ortak üretimi olan Storm Shadow füzeleri gündeme oturdu. Salı günü gerçekleştirilen saldırı, Rusya’nın nükleer doktrinini güncellemesine neden oldu. Vladimir Putin, daha önce yaptığı açıklamalarda, konvansiyonel bir füze saldırısının nükleer bir güç tarafından desteklenmesi halinde nükleer silahların kullanılabileceğini ifade etmişti.
Uzun Menzilli Füzelerin Etkisi
Uzmanlar, Storm Shadow ve diğer uzun menzilli füzelerin özelliklerini tartışıyor:
- Menzil: 550 kilometreye kadar ulaşabilen bu füzeler, uydu destekli yönlendirme sistemleriyle hedeflere nokta atışı yapabiliyor.
- Destekleyici Sistemler: Bu füzelerin etkili kullanımı, NATO’nun sağladığı altyapı ve istihbarat desteğiyle mümkün.
Rusya, bu gelişmeleri NATO’nun savaşa doğrudan dahil olması olarak değerlendiriyor. Özellikle Almanya’nın, Ukrayna’ya destek sağlayan ülkeler arasında yer alması, Rusya’nın tepkisini artırmış durumda.
Savaşın Yeni Cephesi: Rus Toprakları
Ukrayna’nın bu yeni stratejisi, savaşın dinamiklerini değiştirdi. Savaş artık yalnızca Ukrayna topraklarında değil, Rusya’nın derinliklerine kadar uzanıyor. Bu durum, Rusya’nın nükleer silah kullanımına yönelik tehditlerini artırdı.
Rus yetkililer, NATO’nun sağladığı destekle Ukrayna’nın bu saldırıları gerçekleştirdiğini ve bunun Rusya’nın egemenliğine doğrudan bir tehdit oluşturduğunu vurguluyor. Ancak bu saldırıların ardından, 6 füzenin 5’inin düşürüldüğü ve sadece bir tanesinin hedefini vurduğu ifade edildi. Vurulan hedef ise stratejik bir mühimmat deposuydu.
Batı’nın Stratejisi ve Rusya’nın Tepkisi
Batı, Ukrayna’nın kaybetmemesi ama Rusya’nın da kazanamaması üzerine kurulu bir strateji izliyor. Bu çerçevede:
- Altyapı Saldırıları: Rusya’nın Ukrayna’nın enerji altyapısını hedef alması, Batı’nın daha fazla destek vermesine neden oldu.
- Stratejik Yıpratma: Rusya’nın ekonomik ve askeri gücünü uzun vadede tüketmek için “fare ısırığı stratejisi” uygulanıyor.
Putin’in Nükleer Tehditleri bu noktada caydırıcı bir rol oynarken, Batı’nın Ukrayna’ya verdiği destek, savaşın gidişatını dengelemeye çalışıyor.
Nükleer Silah Kullanılır mı?
Putin’in nükleer silah kullanımına yönelik tehditleri ciddiyetini koruyor, ancak bu adımın Rusya için de büyük bedelleri olacaktır. Uzmanlar, Rusya’nın bu kararı almadan önce sonuçlarını dikkatlice değerlendireceğini düşünüyor.
Batı’nın ve özellikle ABD’nin stratejisi, Ukrayna’nın çökmesini engellemek ve Rusya’yı yıpratmak üzerine kurulu. Ancak bu süreçte Rusya’nın nasıl bir karşılık vereceği ve savaşın gidişatının nasıl şekilleneceği büyük bir merak konusu olmaya devam ediyor.
Değerlendirme:
Bu süreç, uluslararası arenada güç dengelerini yeniden şekillendirebilecek bir kırılma noktasına işaret ediyor. Batı’nın Ukrayna’ya verdiği destekle savaşın daha da derinleşmesi, küresel ölçekte yeni bir soğuk savaşın habercisi olabilir.